Akşehir gölünde yürünebiliyor
Kuraklık ve bilinçsiz tarımsal sulama nedeniyle son yıllarda kurumaya yüz tutan Akşehir Gölü’nde suların iyice çekilmesi nedeniyle artık karşı kıyıya yürüyerek geçilebiliyor.
Akşehir İlçe Tarım Müdürü Bahri Karaman, göldeki su seviyesinin son yılların en kötü durumuna gerilediğini, bataklık haline gelen gölde belli bölgelerde küçük su birikintileri görüldüğünü söyledi.
Gölde su olan yerlerde derinliğin 17 metreden yarım metreye kadar düştüğünü ifade eden Karaman, ”Nasreddin Hoca ile özdeşleşen Akşehir Gölü’nde su seviyesi düşmeye devam ediyor. Son yıllarda kurumaya yüz tutan gölde suların iyice çekilmesi nedeniyle artık karşı kıyıya yürüyerek geçilebiliyor. 350 kilometrekarelik göl, son 10 yılda yaklaşık 10 kat küçülerek 35 kilometrekare kaldı” dedi.
Kuşlar da bölgeyi terkediyor
Akşehir Gölü’nde yaşayan kuş türlerinin birçoğunun bölgeyi terk ettiğini bildiren Karaman, “gölde tür sayısı yok denecek kadar azaldı. Hatta önceden göl çevresinde görülen flamingolar bile bölgeye uğramaz oldu” diye konuştu.
Gölün bataklık şeklindeki tabanının kurumasıyla birlikte, ilçe merkezine göre gölün karşısındaki Üçkuyu köyüne yürüyerek rahatlıkla geçilebildiğini belirten Karaman, ”3-4 yıl öncesinde balık avlanan gölde şu an hiçbir şekilde balık kalmadı. Akşehir Gölü’nde balıkçı ve kamışçılıkla geçimini sağlayan bin 500 aile ise başka işlere yönelmek zorunda kaldı” dedi.
Karaman, Sakarya Nehri’nden Akşehir Gölü’ne su aktarılacağı yolunda söylentiler olduğunu, ancak bunun teknik olarak mümkün olmadığını belirtti.
Karaman’ın çözüm önerisi ise şöyle: ”Su toplama çalışmaları süren Eber Gölü’nden Akşehir Gölü’ne su verilebilir. Bunun yanı sıra göl çevresinde kaçak kuyuların kapatılması ve tarımsal sulamada damla sulama sistemine geçilmesiyle su seviyesi yeniden artabilir.”
Pikniğe gitti öldürüldü
Sakarya’nın Hendek ilçesinde, eşiyle birlikte piknik yapmak için gittiği yaylada kimliği henüz belirlenemeyen kişi ya da kişilerce öldürüldü.
Bayar Altay (50) eşi Emine Altay (42) ile birlikte piknik yapmak üzere Hendek Çiğdem yaylasına gitti. Yakındaki köyden alışveriş yapmak isteyen Bayar Altay, eşini piknik yerinde bırakarak otomobiliyle yola çıktı. Altay, daha sonra silah sesleri duyan eşi tarafından piknik yerinden 1,5 kilometre uzaklıkta öldürülmüş olarak bulundu. Cinayeti işleyen kişi ya da kişilerin Altay’ın, 54 NA 262 plakalı otomobilini de alarak olay yerinden kaçtıkları bildirildi.
Çevredeki köylülerden yardım isteyerek durumu jandarmaya bildiren Emine Altay, verdiği ifadede, eşinin alışveriş yapmak için köye gittiğini, silah sesleri üzerine gittiği yerde eşinin cesedini bulduğunu söylediği belirtildi.
Eşinin aracının bu kişiler tarafından Dokurcun beldesi yönüne kaçırıldığını bildirdiği kaydedilen Altay, çelişkili ifadeler verdiği gerekçesiyle jandarma tarafından gözaltına alındı. Emine Altay’ın, Bayar Altay’ın ikinci eşi olduğu öğrenildi.
Dokurcun Devlet Hastanesine kaldırılan Bayar’ın cesedi üzerinde yapılan ilk incelemede, kafasından ve göğsünden ikişer kurşunla vurularak öldürüldüğü belirlendi.
Öfkeli taraftar dükkan bastı
Market sahibi kadın, öfkeli taraftarlardan kaçarak marketine sığınan Cim Bomlu genci dayaktan korumak için tabancasını çekti.
Görülmemiş bir mücadeleye sahne olan Süper Lig’deki şampiyonluk yarışının ardından Galatasaraylılar sevinçten, Fenerliler ise üzüntüden gözyaşı dökerken yurdun birçok bölümündeki kutlamalarda yine kan aktı. Konya’da sevinç gösterileri sırasında bir grup Konyasporlu taraftarların saldırısına uğrayan bir Galatasaraylı genç markete sığındı. Öfke içinde markete girip Galatasaraylı taraftarı dövmeye çalışan grubu, market sahibi kadın durdurdu. Tabancasını çekerek saldırganlara doğrultan kadın, arkasına sığınan Cim-Bomlu taraftarı dayaktan kurtardı. ‘Sizin yaptığınız insanlığa sığar mı?’ diyerek gençleri azarlayan cesur kadın ‘Alt tarafı bir maç bunun için değer mi?’ diye konuştu.
HER YERDE OLAY VAR
Bu arada Sakarya’daki bir grup da yoldan geçen Galatasaraylı taraftarları durdurup öldüresiye dövdü. Giresun’da da, Galatasaray ile Fenerbahçeli taraftarlar arasında çıkan kavgada, 4 kişi yaralandı. Hacı Mithat Mahallesi’nde Galatasaray’ın şampiyonluğunu kutlayan taraftarlar ile Fenerbahçeli bir grup arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyüyerek kavgaya dönüşmesi sonucu Ali İhsan Doğan, Muhammet Şener, Kadir Şener ve Selçuk Özdemir, bıçakla vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralandılar.
Ankara’da derbi kavgası
Maçın ardından yoldan geçen arabalara saldıran Sarı-kırmızı taraftarlar, Fenerbahçe atkısı yaktı ve yoldan geçen Sarı-lacivertli taraftarlara saldırdı. Olayların büyümesi üzerine müdahalede bulunan çevik kuvvet ekipleri, bazı Galatasaraylı taraftarları gözaltına aldı.
Turkcell Süper Ligi’nin 31. haftasında oynanan ve Fenerbahçe’nin ezeli rakibi Galatasaray’ı 4-0 yendiği karşılaşmanın bitiş düdüğüyle birlikte Ankara’da olaylar çıktı. Fenerbahçe karşısında alınan farklı mağlubiyetin ardından sokaklara dökülen Galatasaraylı taraftarlar, Ankara’yı savaş alanına çevirdi. Maçın bitimiyle birlikte Sakarya Caddesi’nde toplanan yaklaşık 250 Sarı-kırmızılı taraftar, tezahüratlar eşliğinde Fenerbahçeli taraftar avına başladı. ‘Fener pabucu yarım, çık dışarıya oynayalım’ şeklinde sloganlar atan ve sarı-lacivertli atkıları yakan Galatasaraylı taraftarlar, karşılarına çıkan Fenerbahçeli bir taraftarları aralarına alarak feci şekilde dövdü.
Olayı görüp araya giren bir vatandaş ise Fenerbahçeli taraftara saldırdığı gerekçesiyle yerde yatan Galatasaraylı bir taraftarı tekmeledi. Sakarya Caddesi’nde gruplar halinde slogan atan grup, Çevik Kuvvet’in talimatıyla Güvenpark tarafına geçirildi. Burada da taşkınlığını sürdüren grup Atatürk Bulvarı’na inerek burayı savaş alanına çevirdi. Atatürk Bulvarı üzerinde yoldan geçen arabalara saldıran grup, araçları tekmeledi ve araçların camlarını kırdı. Üzerinde Türk Bayrağı bulunduğu için Fenerbahçe bayrağını yakmaktan son anda vazgeçen grubun Sarı-lacivertli bayrağı, yoldan geçen arabaların tekerleklerinin altına koydukları görüldü. Hızını alamayan ve yoldan geçen arabalara saldırmaya devam eden gruba Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) girişinin karşısında çevik kuvvet ekipleri müdahale etti. Çevik Kuvvet ekiplerinin müdahalesiyle kaçışan gruptan bazı taraftarlar gözaltına alındı.
Ankara’da zincirli protesto
Eğitim-Sen üyeleri başkentte düzenledikleri zincir eylemi ile hükümeti protesto ettiler. Üzerlerine ”sürgün ve kadrolaşmalara hayır” yazılı önlükler
giyen ve ”insana sürgün demokrasiye sürgündür” yazılı pankart açan
Eğitim-Sen üyeleri, Opera kavşağında toplanarak Kızılay’a yürümek
istediler.
Çevik Kuvvet polisinin oluşturduğu barikatla önleri kesilen eylemciler, ”Polisin kaldırımdan yürüyebilirsiniz” uyarısına karşı Atatürk Bulvarı’nın bir bölümünü kullanarak yürümek istediklerini belirttiler ve yürüyüşe geçmeye çalıştılar. Bunun üzerine eylemciler ile polis arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.
Yaklaşık 2 saat süren bekleyişin ardından yaklaşık 1 kilometre uzunluğunda zincir oluşturarak kaldırımdan yürüyüşe geçen eylemciler, polis eşliğinde Sakarya Caddesi’ne girdiler. Burada basın açıklaması yapan Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, ”baskı, sürgün, kadrolaşma değil, insanca yaşam istiyoruz” sloganıyla 3 koldan Ankara’ya yürüdüklerini belirterek, hükümetin eğitim politikasını eleştirdi. Dinçer, Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Yasası ile Terörle Mücadele Yasası’nın da
kaldırılmasını istedi.
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da ”AK Parti hükümeti döneminde özellikle eğitim alanında baskı ve sürgünlerin devam ettiğini” savundu. Tombul ”bu uygulamalar aslında hükümetle değil devletin karakteri ile alakalıdır” dedi. Açıklamaların ardından bir süre daha slogan atan gruptakiler olaysız dağıldılar.
Hoca’nın gölü haritadan silindi
Nasreddin Hoca’nın ‘maya çaldığı’ Akşehir Gölü, bilinçsiz sulama ve kaçak kuyular yüzünden kurudu. 350 kilometrekarelik gölde damla su kalmadı. Kuruyan toprağın altında ise doğalgaz bulundu
Nasreddin Hoca’nın “Ya tutarsa” diyerek maya çaldığı rivayet edilen, bir zamanlar ıstakozların bile yaşadığı Akşehir Gölü artık yok.
Türkiye haritalarında Konya sınırlarının içinde görünen göl, son yıllarda yaşanan kuraklık, bilinçsiz sulama ve kaçak kuyularla ‘dibe vurdu’. Bu arada üzerinde araçla gezinti yapılabilecek kuru bir alana dönüşen gölün, bambaşka bir kullanım alanına dönüştüğü ve doğalgaz yataklarına ev sahipliği yaptığı ortaya çıktı.
Bir tek kuş kalmadı Akşehir Gölü’ne kıyısı olan Gölçayır Belde Belediye Başkanı Hüseyin Cavit Kılınç, şöyle diyor: “Kaçak kuyular, bilinçsiz tarımsal sulama, su kaynaklarının üzerine yapılan gölet ve barajlar, kuraklıkla birleşerek 350 kilometrekarelik gölün sonunu getirdi. Birkaç yıl öncesine kadar binlerce kuşa ev sahipliği yapan balık ve hatta ıstakozun yetiştiği gölde, şu anda tek bir kuş bile görmek mümkün değil. Göçmen kuşlar artık gölün üzerinden geçiyor, aşağı hiç inmeden başka sulak alanlara gidiyor.”
Geçmişte sadece kendi beldelerinde 40’ın üzerinde tekneyle balıkçılık yapıldığını anlatan Kılınç, 90’ların sonuna kadar balık, ıstakoz ve kamıştan önemli gelir elde edildiğini belirtti. Kılınç, bu yıl düzenlenen şenliklerde temsili Nasreddin Hoca’nın maya çalmak için bile gölü bulamadığını ifade ediyor ve şöyle diyor: “Artık haritalardaki Akşehir Gölü yok. Sakarya Nehri’nden su getirilmesi çalışmalarına da inanmıyorum.”
Nusaybin savaş
Mardin’in Nusaybin ilçesinde, Dargeçit’teki operasyonda öldürülen Suriye uyruklu teröristlerin cenazesini karşılayan grubun polise taşlı saldırıda bulunması üzerine çıkan olaylarda 5’i polis, 10 kişi yaralandı.
Edinilen bilgiye göre, Mardin’in Dargeçit ilçesine bağlı Belen köyü Yanılmaz deresi bölgesinde düzenlenen operasyonda ölü ele geçirilen ve aileleri tarafından tespit edilerek Diyarbakır Devlet Hastanesi morgundan alınan teröristlerden Suriye uyruklu Fevzi Hesko ile Halıd Şeh Ali’nin cenazeleri Suriye’ye götürülmek üzere Nusaybin’e getirildi.
Sakarya Caddesi’nde cenazeleri karşılayan bir grup, terör örgütü PKK lehine sloganlar atarak, yürüyüş yapmak istedi. Güvenlik güçlerinin, yürüyüşün yasal olmadığını belirterek, gruptakilerin dağılmalarını istedi. Bunun üzerine gruptakilerin güvenlik güçlerini taşlaması üzerine çıkan olaylarda 5’i polis, 10 kişi yaralandı. Yaralılar, Nusaybin Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı.
Yetkililer, çıkan olayda bazı kişilerin gözaltına alındığını ve ara sokaklara kaçarak eylem yapmak isteyen küçük grupların dağılması için çalışmaların devam ettiğini kaydettiler.
Dudaktaki uçuk can aldı!
İZMİT’te dudağında çıkan uçuğun yüzüne yayılması üzerine hastaneye kaldırılan 19 yaşındaki Neslihan Meriç, mikrobun beynine de sıçraması sonucu hayatını kaybetti.
İzmit Lisesi’nden geçen yıl mezun olan ve girdiği sınavlarda başarılı olarak Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’ne giren Neslihan Meriç’in dudağında yaklaşık 7 ay önce uçuk çıktı. Aradan bir süre geçmesine rağmen uçuğun iyileşmemesi üzerine doktora giden genç kıza enfeksiyon tedavisi uygulandı. Bir süre sonra da uçuk geçti.
Ancak bir süre sonra Neslihan’ın dudağında yeniden çıkan uçuk bu kez yüzüne de yayılmaya başladı. Üniversiteli Neslihan bunun üzerine Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne kaldırıldı.
Burada yapılan tahlillerde mikrobun genç kızın beynine de sıçrayıp enfeksiyona neden olduğu belirlendi. Yapılan tedaviye rağmen genç kız kurtarılamadı. Neslihan’ın cenazesi dün İzmit’te gözyaşları arasında toprağa verildi.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygumlama Hastanesi yetkilileri, Neslihan Meriç’in (ensefaliz) adı verilen ve çok ender görülen uçuk virüsü nedeniyle hayatını kaybettiğini, virüsün beynine sıçraması nedeniyle kurtarılamadığını söyledi.
Hastaneye soruşturma açıldı
Sakarya’da, içtiği ispirtodan zehirlenerek hastaneye kaldırılan kişinin, ‘sağlık sorunu olmadığı gerekçesiyle’ geri gönderildikten sonra ölümü ile ilgili olarak, hastayı muayene ettiği belirtilen doktor hakkında soruşturma başlatıldı.
Sakarya Devlet Hastanesinde görevli pratisyen doktor O.E. hakkında, Sakarya Valiliği tarafından İl Sağlık Müdürlüğünce yürütülmek üzere soruşturma başlatıldı. Sakarya İl Sağlık Müdürlüğü Yataklı Tedaviden Sorumlu Müdür Yardımıcıları tarafından gerçekleştirilecek soruşturma kapsamında, Sakarya Devlet Hastanesi Başhekimi ve acil serviste görevli sağlık personelinin de ifadelerine başvurulacak.
Sakarya’nın Hendek ilçesinde içtiği ispirtodan zehirlendiği ve kaldırıldığı hastaneden sağlık sorunu olmadığı gerekçesiyle geri gönderildiği öne sürülen Nail Kandaz(36), fenalaşınca tekrar götürüldüğü hastanede hayatını kaybetmişti.
-
Yeni
- Çağlayan sendikaları uyardı
- Bursa’da işçinin gözyaşları
- Bu tuvalet vali onaylı
- Çorum’da ATM fareleri
- Aksaray’daki dram yürek dağladı
- Kaza üç gün sonra ortaya çıktı
- Belediye başkanına taşlı saldırı
- Bu kadarına da pes doğrusu!
- Kanlar içinde evrak imzaladı
- Tüpraş’da işçiler protesto etti
- Japon turist kaza kurbanı
- Başkentte elektrik kesintisi
-
Bağlantılar
-
Arşivler
- Ağustos 2008 (1915)
- Temmuz 2008 (3452)
- Haziran 2008 (918)
-
Kategoriler
- Adalar
- Aids
- Akdeniz
- Alışveriş
- Anılar
- Asparagas
- Avcılar
- Çatalca
- çocuk
- B. Çekmece
- Bahçelievler
- Bahçeşehir
- Bakırköy
- Bankacılık
- Bayrampaşa
- Bağcılar
- beslenme
- Beykoz
- Beyoğlu
- Beşiktaş
- Cinsellik
- D. Anadolu
- Diğer
- Ekonomi
- emekli
- Eminönü
- Erkek Sağlığı
- Esenler
- Eyüp
- Fatih
- G.D. Anadolu
- G.Osmanpaşa
- Güngören
- Gezi
- İçanadolu
- İşçi
-
RSS
Entries RSS
Comments RSS